Okunası makale

http://www.dibace.net/ahir-zaman-kehanetleri/?fbclid=IwAR1uYUZzeA9zykNE-Re2NRw6O7Jovw_9KObF23nM_uu3Iaqwv_PE9Z_-bSE

DEVLET

İnsanın yaratılışında var olan ilahlaşma davranışı ortaya çıkar.
İbn-i Haldun Devlet sayfa28

ÇÖL YASASI

HAİNLERDE ALÇAKLIKLARINI HAKLI GÖSTERMEK İÇİN ÖZEL BİR YETENEK VARDIR.

CHRİSTİAN JACO/ÇÖL YASASI 291

NEFES NEFESE'DEN

Herhangi bir zaman dilimde yaşamıyorlardı ne zamandır. Her iki yanı da ateş olan ince uzun bir sırat köprüsünden geçiyordu. Türkiye bir taraftan sadece kendi çıkarlarını düşünen İngiltere'nin kendi yanında savaşa katılmaları için bitip tükenmeyen ısrarları diğer yandan Almanya'nın tehditkar tavrı ve bunlar yetmezmiş gibi başlarında Demokles'in kılıcı gibi sallanan Kars'ta Ardahan'da ve Boğazlar'da hep gözü olan Rusya'nın aba altından gösterdiği sopa...
Türkiye'nin kim olursa olsun tuttuğu taraf ola ki savaşı kaybederse Rusya'nın hemen önlerine koyacağı Boğazlara ilişkin ağır fatura, iki yıldan beri süren ve ne zaman  ve nasıl biteceği belli olmayan bir kabustu.
AYŞE KULİN/ NEFES NEFESE

BİR ÇİN HİKAYESİ

Vaktiyle bir Çin denemesi okumuştum. Hunan eyaletindeki bir olayı anlatıyordu. Yazarın anlattığına göre eyalette bazı avcılar vardı. Bunlar bambudan yapılmış bir kavalla hayvan sesini taklit etmekte o kadar başarılıydılar ki bunu av için kullanmak istediler. Günün birinde oklarını, yaylarını, ateş çanaklarını alıp ormana gittiler. Ceylan avlamak istiyorlardı ve ceylanın sesini taklit ederek onları kendilerine çektiler. Sonra ateş çanaklarını açıp hayvanlara ateş ettiler.
Çevrede gezen sansarlar ceylanların sesini duyup yanlarında toplanmaya başladılar. Avcılar korkmuşlardı. Sansarları kovmak için kaplanın sesini taklit ettiler. Sansarlar kaçtı, ama bu sefer kaplanlar geldi. Avcılar daha çok korktular ve kaplandan daha güçlü olan ayının bağırmasını taklit ettiler. Ayı gelince insanların onu kaçırmak için taklit edecekleri yeni bir ses kalmamıştı ve parça parça edilip yok oldular.
İskender PALA'nın bir makalesinden tarihi hatırlamıyorum

TEVHİD

Tevhid kadim olan yüce zatı sonradan yaratılan varlıklardan ayrı tutmak ve O'nun her şeyi ile tek olduğunu bilmektir.
Cüneyd-i Bağdadi

İLMİ-HAL (İSLAM NE DEMEKTİR)

İslam sözlükte teslim olmak, inadı terk etmek, neye olursa olsun mutlak olarak boyun eğmek demektir.
Şeriatta(İslam Hukukunda) Peygamberimiz (sav)'in Allah (cc)'tan getirdiği her şeye zahiren ve alenen teslim olmak ve boyun eğmektir. Kabul etmektir.
Hadis-i Şerif'te şöyle buyurur: İslam, Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed (sav) O'nun resulü olduğuna şehadet etmen, namaz kılman, zekat vermen, ramazan orucunu tutman ve gidebiliyorsan Hacc'a gitmendir.
İmam-ı Gazali (ra) şöyle buyurur: Lugat gereği İslam, imandan daha geneldir. Çünkü her tasdik teslimdir, fakat her teslim tasdik değildir.
Buna göre İslam insanları üç kısma ayırır:
A) Mü'min İslama kalben ve sözle tasdik eden
B) Kafir İslama kalben ve sözle tasdik etmeyen
C) Münafik İslama kalben tasdik etmeyen sözle tasdik eden, içi dışı bir olmayan. 

İMAM-I KUŞEYRİ'NİN DUALARINDAN

Kullarına yaptığı iyilik ve ihsanlardan dolayı O'na hamd ederim. Onlara vermeyip tuttuğu şeylere karşılık yüce zatına şükrederim. Her işinde O'na güvenip dayanır, verdiği nimetlere ve vermediği şeylere rıza gösteririm.
Şehadet ederim ki Allah'tan başka hiçbir ilah yoktur; O tektir, hiçbir ortağı mevcut değildir. Ben bu şehadeti, O'nun birliğine yakinen inanarak ve güzel yardımı ile azaptan kurtulmayı ümit ederek yapıyorum.
Yine şehadet ederim ki Efendimiz Muhammed (sav) O'nun seçilmiş kulu, kendisine davet için seçtiği emin dostu ve bütün mükellef varlıklara gönderilmiş peygamberdir.
Allah Efendimiz Muhammed (sav)'e onun karanlıkları aydınlatan ailesine ve hidayet yolunun anahtarı olan ashabına çokça salat ve selam etsin...

Bilim

Bilimsel bilgi tabiata uygulandığında bu ancak bilimin gelişmesini sağlar,ama topluma uygulandığında burjuvazinin ideolojik silahı haline gelebilir.
Lukacs
Nazife şişman/ Kaderle tasarım arasında yeni insan/23

Üftade Hz Cami-i Şeriflerdinden

YA RESULLULLAH meded

Atalar Sözü

Âyinedir bu âlem, her şey Hak ile kâim, Mir'ât-ı Muhammed'den Allah görünür dâim

Sabahattin Ali

Çocukları bile bir ciddilik almıştı. Hepsi kaşlarını kaldırıp mütefekkir çehreler takınıyorlar ve kendilerinden bir parça daha az bilgili olanları yakalayınca büyüklerin mükalemelerinden kapabildikleri ve muhayyilelerinin bol mahsulleri ile süsledikleri havadisleri ve tahminleri onlara anlatıyorlardı. Kuyucaklı Yusuf /154

Hikem-i Ataiyye Şerhi

Amellerin üstününün tefekkür olduğu “Bir saatlik tefekkür, yetmiş senelik ibadetten hayırlıdır.”  mealindeki Hadisi Şerifle sabittir. Zira tefekkür ile eşyanın hakikatine erişilir; Hakk’ın ve razı olduklarının ta’zimine, razı olmadığı şeylerin tahkirine ulaşılır.Sayfa 15

Bakara Suresi 269. Ayeti Kerime

Hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse şüphesiz ona çokça hayır verilmiştir. Bundan ancak akıl sahipleri ibret alır.

Sabahattin Ali

Bir sürü de insan görüyor, fakat bunların hiçbiri onun alakasını çekmiyordu.Hayatının bütün hatıraları lüzumsuz ve manasızdı. Ömrünün her vak’ası olmasa da olabilirdi. Bütün mazisinde kendisine “Ah neden böyle yaptım?” veya “Ah niçin şöyle yapmadım?” dedirtecek bir şey bulamıyordu; ve bu, ömrünün pek tatlı geçtiğinden değil sadece ömrünün her kısmına şu anda pek lakayt olduğundandı. Kuyucaklı Yusuf/109

Sabahattin Ali

Akıp gittiğini gördüğü hayat nehrine o da katıldı...
Kuyucaklı Yusuf/107

İLMİ-HAL (İman etmek ne demektir)

İman kelimesi sözlükte mutlak olarak, tasdik etmek bir şeye kesin olarak inanmaktır. Görmediğimiz halde Amerika'ya ve Avustralya kıtalarının varlığına inanmak gibi...
Ehli Sünnet akidesinde  "İman etmek" Peygamber Efendimizin (sav) Allah tarafından haber verdiği kesin olarak bilinen şeylerin doğru olduğuna içten ve yürekten inanmak demektir.
İman iki kısımdır.
1) İcmali iman: Şehadet kelimesini söyleyerek İslamın tüm hükümlerini kabul etmek.
2)Tafsili iman: Bu da imani meselelerde detaylıca inanmaktır. Ayette ve Hadislerde açıklanması geçtiği şekliyle melekleri, kitapları ve Peygamberleri tek tek tanımak ve isimlerini öğrenmek
*İslamda icmali iman geçerlidir ama tafsili (Ayet ve Hadislerde açıklandığı) şekline de iman etmek gerekir.

İman dil ile ikrar, kalp ile tasdiktir. Bundan dolayı kimsenin kalbini yarıp göremediğimiz için iman Allah'ın hükmü altındadır.

MUHAMMED SURESİ 24. AYETİ KERİME

(Öyle olmasa) Kur'ânı iyiden iyi anla (yıb hakkı tanı) mazlar mı? Daha doğrusu onların kalbler (i) üzerinde (kat kat) kilidler vardır.

NİSA SURESİ 82. AYETİ KERİME

Hâlâ Kur’an’ı düşünüp anlamaya çalışmıyorlar mı? Eğer o, Allah’tan başkası tarafından (indirilmiş) olsaydı, mutlaka onda birçok çelişki bulurlardı.

BAKARA SURESİ 2. AYETİ KERİME

Bu, o kitab'dır ki kendisinde (Allah katından gönderilmiş olduğunda) hiç şübhe yokdur. (O) takvaa sahibleri için doğru yolun ta kendisidir.

FRİTHJOF SCHUON

Huzur unsuruna hakkettiği değeri verebilmek İslamın ilk adımı olan Hakikat'in bir neticesi olarak kutsal olarak Kur-an'la özdeşleşmeye ve fıtrattan başka bir şey olmayan Muhammedi hale gelerek Peygamberle özdeşleşmeye bağlıdır. Bu hale girmek sünnete uymakla mümkündür. Sünnet kuralları hem "yatay" hem "dikey" olup toplumsal ve maddi dünya ile birlikte manevi yaşamı da kapsar.
İSLAM VE EZELİ  HİKMET/14

HADİS-İ ŞERİF

Sevgili Peygamberimiz Muhammed Mustafa (sav) "Ölüm mü'minin rahatıdır."buyurmuştur.
Enes bin Malik (ra) Tenbihul Gafilin/49

HADİS-İ ŞERİF

Sevgili Peygamberimiz Muhammed Mustafa (sav) meclisinde göremediği ashabına ne olduğunu sorup araştırır yanındakilerle ilgilenip onlara iltifat ederdi. Meclisinde bulunan herkes Resuli Ekremin (sav) en değer verdiği insanın kendisi olduğunu düşünürdü. Kadı İyaz Şifa-i Şerif/1. cilt 261

İBN-İ BETTAL

Ruhun hakikatini bilmeyi, Allah kendisine mahsus kılmıştır. Ruhun sadece Allah'tan bir emir olduğu söyleyip ne olduğunun gizli tutulmasından anlaşılıyor ki, ilmi Allah'a mahsustur. Gizli ve karanlık bırakılmasındaki hikmet de insana aczinin ihtarı ve özüne varamadığı şeyin ilmini Allah'a havale etmesini telkindir.
Gönül Nimetleri/59

KADIN

İslamda Peygambere ilk iman getirenin kadın olmasındaki şeref, kadınlığa ebediyen yeter. Gönül Nimetleri/50

İBN-İ ADİL

Tefsirinde Cebrail (AS)'ın Peygamber Efendimize (sav) yirmi dört bin kere nazil olduğunu belirtmiştir. Gönül Nimetleri/48

MOLLA CAMİ (KS)

Marifetle ilgili anlatılan yazılanlar marifet değil onunla ilgili bilgilerdir. Zira marifet (duyulan ve yaşanan) vicdani bir şeydir. Marifetin başlangıcı ilimdir. O halde ilimsiz marifetin olması imkansızdır, marifetsiz ilim de vebaldir. Nefahatü'l Üns/71